
Prof. Dr. Erkan Topuz’un belirttiği gibi, vücut su kaybettiğinde bir dizi olumsuz durumla karşılaşabiliriz:
Yüksek Tansiyon Riski: Vücut su kaybı çektiğinde, kan hacmini korumak için kandaki su kullanılır, bu da yüksek tansiyon riskini artırabilir.
Bel ve Boyun Fıtığı: Vücut su eksikliği, omurlardaki suyun azalmasına yol açarak bel ve boyun fıtığı riskini artırabilir.
Romatizmal Hastalıklar: Vücuttaki su kıtlığı, kemiklerdeki suyun tükenmesine neden olarak gut ve artrit gibi romatizmal hastalıklara yakalanma riskini artırabilir.
Solunum Hastalıkları: Akciğerlerdeki suyun eksilmesi, astım gibi solunum hastalıklarına yakalanma riskini yükseltebilir.
Şeker Hastalığı: Pankreastaki suyun kullanılması, şeker hastalığı riskini artırır.
Ülser: Mide suyunun kullanılması durumunda ülser hastalığına yol açabilir.
Kabızlık ve Kolon Kanseri: Bağırsaklarda su eksikliği kabızlık sorununa neden olur ve bu durum kolon kanseri riskini artırabilir.
Kanser Riski: Hücrelerin su eksikliği, oksijen iletimini olumsuz etkileyerek kanser riskini artırır.
İnsan vücudu büyük ölçüde suya ihtiyaç duyar ve bu su sürekli olarak idrar, terleme ve vücuttaki işlevler aracılığıyla tüketilir. Eğer yeterince su alınmazsa, organlarımız hasar görmeye başlar, yaşlanma süreci hızlanır ve hastalanma eğilimimiz artar. Bu nedenle, düzenli ve yeterli su içmek, sağlığımızı korumak için hayati öneme sahiptir. Su tüketimine dikkat etmek, birçok sağlık sorununun önlenmesine yardımcı olabilir.