
Bilimsel araştırmalar, anne ve çocuğun birlikte uyumasının çocukların daha kaliteli uyumasına, stres seviyelerinin düşmesine ve duygusal bağlarının güçlenmesine yardımcı olduğunu ortaya koyuyor. Japon kültüründe de anne ve çocuk arasındaki bağın önemi büyük, bu yüzden pek çok Japon anne, çocuklarıyla aynı yatakta uyumayı tercih ediyor. Bu uygulama, Japon çocuklarının özgüvenlerini artırmasına ve bağımsızlık kazanmalarına katkıda bulunuyor.
Japon kültüründe eşler arasındaki yakınlık sadece yatakta değil, diğer birçok etkinlikte de önemli bir yer tutuyor. Bu nedenle, Japon çiftlerinin ayrı yataklarda uyumaları, ilişkilerine zarar vermediği gibi daha sağlıklı bir uyku düzeni ve daha iyi psikolojik sağlık açısından da faydalı kabul ediliyor.
Japon çiftlerinin ayrı uyuma alışkanlığının kökeni, aslında tarihsel ve kültürel faktörlere dayanır. Geçmişte Japonya’da yataklar, genellikle sadece bir kişinin yatabileceği boyutlarda olan futonlardı. Bu futonlar, pamukla doldurulmuş geleneksel uyku matları olup, dar ve taşınabilir olmaları nedeniyle hem pratik hem de minimal bir yaşam tarzını yansıtan bir tercih olarak kabul edilirdi. Bu nedenle, çiftlerin ayrı uyuması, fiziksel alan yetersizliği yüzünden kaçınılmaz bir durumdu.
Zamanla, Japon kültüründe kesintisiz uyku ve kişisel alanı koruma ihtiyacı da ön plana çıkmıştır. Günümüzde bazı çiftler hala futonları kullanmaya devam etse de, geçmişteki gibi ayrı uyuma geleneği halen yaygın olarak sürdürülmektedir. Bunun yanında, modern Japonya’da artık çiftlerin tek bir yatakta uyumayı tercih ettiği durumlar da artmıştır. Ancak, kültürel ve pratik nedenlerle ayrı uyuma alışkanlığı, toplumda köklü bir gelenek olarak devam etmektedir.